Oyuncak Seçimi Anket Sonuçları ve Bizim Favorimiz

Daha önce sizlerle Voimio.com’un, çocuğunun eğitimine ve gelişimine destek olacak doğru oyuncakları arayan ebeveynler hakkında yaptığı anketi paylaşmıştım. Yapılan çalışmalar sonrasında elde edilen sonuçlar oldukça ilgi çekici. En aşağıda ise anket sonuçlarının derlenmesiyle hazırlanan infografiği görebilirsiniz.

Çocuğumuz dünyaya geldiğinde veya yeni yaşına girdiğinde tanıdıklarımızdan, aile eşrafından gelen hediyeler bazen koskaca bir odayı doldurabilecek çoğunlukta olabiliyor. Bazı durumlarda da küçük çocuklarımız abilerinin, ablalarının oyuncaklarıyla idare edebiliyorlar. Bu, o kadar uzun zamandır süre gelen bir durum ki belki de çoğu ebeveynin çocuğunun gelişimi için doğru oyuncağı seçmekte zorlanmasının asıl sebebi olabilir.

Anket sonuçlarından yola çıkarak şunu da görebiliyoruz. Genel olarak ebeveynler 0 – 2 yaş grubu çocuğu için alacağı oyuncak hakkında yoğun bir araştırma yaparken, 2 yaş sonrasındaysa bu araştırmanın yerini yavaş yavaş çocuğun isteği almaya başlıyor. Bu noktada artık çocuklarımızın kendi isteklerinin oluşması, istedikleri her oyuncağın onların gelişimi için uygun olacağı anlamına gelmemeli tabii.

Kız çocukları için fazla oyuncak alınmıyor olması ise ayrıca incelenmesi gereken bir konu. Son dönemlerde daha fazla erkek çocuk mu doğuyor? yoksa kız çocukları daha az oyuncak ile mi devam ediyor? Veya kız çocukları aldıkları oyuncaklara daha iyi bakıp, sıkılmadığı için yeni oyuncak ihtiyacı daha mı az oluyor? Bu konuda sizin de yorumlarınızı merak ediyorum.

Son olarak anketteki verilere göre ebeveynler daha önce internet üzerinden yaptığı alışverişlerde yaşadığı kötü tecrübelerden dolayı daha çok mağazaya giderek oyuncak almayı tercih ediyorlarmış. Yanlış ürün, eksik, kırık veya arızalı ürün gönderilmesi, sonrasında bu ürünün iade vb. Gibi işlemlerinin zorluk çıkartacağını düşünülmesi nedeniyle olabilir. Sanırım bu konuda ebeveynlerin güvenini kazanacak bir markaya ihtiyaç var.

Ankete göre kız çocuklarına az oyuncak alınıyormuş. Oğlum olmadığı için bilemiycem ama çok sık aldığımız da söylenemez doğru. Bu da bizim son zamanlarda en kıymetlimiz. Barbie Chelsea Kulüp Evi. Bununla 1 saat vakit geçirebiliyoruz. Ben de anı yakaladım.  

Oyunun sonunda çok yorulmuş, bu halde buldum. 

Nisan ayının son pazarı

Nisan ayının son pazarında sabah gözümü açtım ve vadideki değil evdeki zambak bana göz kırptı. 

İthal cam güzeli de günaydın dedi arkasından...

Bir takım kuşlar öpüştü...

Ve kitap konuştu...

Bunu duyan İndila bir doz iyi gider dedi :) TIK TIK

Nisan ve arkadaşları ile 23 Nisan...

23 Nisan malum çocuklarla oradan oraya koşturma günü. Ne yapacağımıza da çok karar veremediğimiz için. DefneNil ve Zeynep Lal lerle Caddebostan Sahile gittik. Her sene bir sürü stand olan sahilde hiçbir şey yapılmamış. Kadıköy Belediyesine yakıştıramadım bunu. Özgürlük Parkına da biz gitmedik. Aslında orada da bir şeyler olacağı kesindi. Neyse park, bahçe, sahil, temiz hava, bize her gün 23 Nisan nasılsa...

Defne ile Nisan aynı yaştalar ama bizim olayımız Zeynep Lal. Annesi gibi Nisan da ayrımcılık yapıyor bu konuda. Defneden çok Zeyneple oynadı. Defne ile bir küs bir barışık haller. Bunları büyüdüklerinde hatırlamaycaklar bile ama biz buraya yazıp, unutturmıycaz :)

Son olarak bütün çocukların ve içindeki çocuğu büyütmeyenlerin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutlarım, sevgiler...

Az biraz fotoğraf...

Defne nin kuzeni Emir de bizleydi ama kızlardan bunaldı :)

Ömer siz bir sahil düşünemiyorum :)))

Her işi ciddiye alırız biz :)

Bitti :)

Follow my blog with Bloglovin

Kibritçi Kız Müzikali

Pazar günü Zorlu Center PSM de Kibritçi Kız Müzikali'ne gittik kız kıza. Oyun 2 Perde ve 1.5 saat sürüyor. 3 yaş üzeri dese de bence 5 yaş üzeri bir oyundu. Dekor ve Kostümler e diyecek söz yok. Ses düzeni biraz yetersizdi. Hikayenin aslı acıklı bitse de mutlu son yapmışlar. 31 Mayıs a kadar devam edecek olan bu oyunu siz de kaçırmayın.
Önce Müzikali seyrettik, sonra da etkinliklere katıldık. İyi de yaptık.
Bol bol fotoğraf...

Amsterdam Notları 3 - Müzeler, Şehir, Parklar

Amsterdam'ın sokakları bile başlı başına müze gibi. Zamanda kısıtlı olunca o müze senin bu müze benim gezemedik tabi ama oraya kadar gitmişken en çarpıcı müzelerden biri olan ve bir çok Rembrandt tablosunu barındıran Rijksmuseum Devlet Müzesi binasını görmeden dönmek olmazdı. Bu müze 1400-1900 yılları arası 5000 civarı tablo barındırıyor. Binanın tarihsel görüntüsü ise muazzam.

Bir diğer gezilmesi gereken yerlerden biri ise Heineken Bira Fabrikası. Burasının özelliği biranın yapılışının adım adım gösteriliyor olması. Bizim vakit nedeniyle gezmemiz mümkün olmasa da gittik yerini öğrendik :)

Kanalın kenarında adeta bir otel gibi büyük bir casinoları var. Ayrıca Vondelpark adında 1865 den bu yana muhafaza ettikleri 47 hektarlık bir arazide yer alan parkı da gitmişken görülmesi gereken yerlerden.
Onun dışında bol bol sokaklarda kaybola kaybola turlamak gerek. Şehir haritası elinizde olduğu halde zorlanabiliyorsunuz ama şehirin D şeklindeki yerleşimi sizi aynı noktaya bir şekilde getiriyor.

Biraz da buralardan görüntüler var buyurun...