Mutlu çocuk, benim için her şeyden kıymetli. Varsın geç yürüsünler, geç konuşsunlar yeter ki ruhsal gelişimleri yerinde olsun. Kreşin ilk toplantısını hastalığımız yüzünden kaçırmıştık. Hemen birebir bir görüşme talebinde bulundum ve geçen hafta türkçe öğretmeniyle görüştük. Bu hafta ise ingilizce öğretmenleriyle görüşmem olucak. Nisan'ın genel anlamda mutlu huzurlu olduğunu. Bütün aktivitelere katıldığını. Hatta ağlayan arkadaşlarının kulağına eğilip, ağlama annen biradan gelicek dediğini öğrenince çok ama çok mutlu oldum. Zaten genel tavrından memnuniyetini anlayabiliyordum ama bir de sınıf içindeki benim görmediğim kısmıyla ilgili de güzel şeyler işitince gerçekten çok sevindim. Resime çok kabiliyeti olduğunu söyledi öğretmeni. Zaten elinden bir an makas, boya kalemi fırça düşmez oldu. Umarım sanatsal yönünü geliştiririz el birliğiyle.
Yazın geçemedim ne kanaviçemin ne de keçelerimin başına. Yavaş yavaş ısınma turları başladı. Geçen hafta Konyadan bir arkadaş oğlunun kreşi için kukla yapıp, götürmesi gerektiğini ama beceremediğini ve malzeme bulamadığını söyledi ve benden yardım istedi. Ben de memnuniyetle elimden geldiğince bir kukla yapıp, gönderdim. Ellerine ulaşmış, ne mutlu bana...
Spora devam. Kasları uzatmak, esnetmek artık benim için bir bağımlılık oldu. Hala başlamadıysanız geç değil...
Kitap okumaya devam. Kitapları uç uca ekledim diyebilirim. Okudukça daha çok okumak istiyorum. Bu bir dönem. Bazen aylarca yıllarca elime bir kitap alamıyorum. Bazen de her yere kitapla gidiyorum. :)
Bu da kendime hediye :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder