Pages - Menu

Pazar, Ekim 31, 2010

Funkek ve bir aktivite

31.10.10 Pazar

Ne zamandır yazamıyordum. Ama vardı bir sebebi. Amatörde olsa bir girişimde bulundum kendimce. Nisan'ın doğum günüyle beraber tanıştığım şeker hamurlarıyla oynamayı çok sevdim ben. Bunu da keyifle kazanca dönüştürmeye karar verdim. Oldukça amatörüm tabi ve bunun da bilincindeyim ama kendimi geliştirebileceğimi düşünüyorum. Umarım kızımın şansı bizi de etkiler ve güzellikleri de beraberinde getirir. Funkek bu haftasonu ilk siparişini teslim etti. Oldukça heyecanlı ve amatördü ama bütün içtenliğini kattı bu işe. Umarım yerini bulmuştur.


Kutu da herşey gibi amatör. Ben yaptım, kartondan keserek.

Gelelim Nisana Nisan nerdeyse 20 aylık olucak. Çok dilli ama biz çoğunu anlayamıyoruz. Tutturma anlamında bizi çok zorluyor. Herşeyi ağlayarak yaptırma modunda şu aralar. Elimizden çekerek odasına götürüyor bizi gitmezsek yerlerde tepinip, ağlıyor. Bu yazıyı da onun odasında yazıyorum, sırf ağlamasın diye.
Bunun haricinde de sürekli birşeyler yaptırmamızı istiyor. Değişik ne bulacağımı şaşırıyorum. Ben de biraz olsun oyalansın diye ona kaptan kaba birşey aktarmasını istedim. Bir kaseye kabuklu fındık koydum. Önce eline şeker maşası verdim fakat kullanamadı. Ben de çay kaşığı getirdim. Bu sefer düşürmeden dikkatle bir kaseden diğerine bütün fındıkları taşıdı. Kısa sürsede ben de biraz nefes aldım :)

Cumartesi, Ekim 16, 2010

DefneNil & Nisan

                                                            Defne 20 aylık, Nisan 19 aylık...

Kış geldi,hastalık içeri girdi...

16.10.2010 Cumartesi


Uzun zamandır uzak kaldık. Bu sürede Nisanın babaannesi ve dedesi geldi, gitti.

Biz yazın son günlerinde adaya gittik. Nisan vapuru ve adayı çok seviyor. Araba olmadığı için istediği gibi yürüyüp, koşuyor. 

Nisan 18. ayında bütün dişlerini tamamladı. 4 köpek dişi aynı anda patladı, sorunsuz. Evet ben de şaşırdım :)
Köpek dişiyle baş ettik ama bu erken ve birden gelen kışla baş edemedik ve hemen şifayı kaptık. Ardından hemen bana da geçti. Yaklaşık 10 gündür durum böyle burnu geçti derken sesi kısıldı. Herhalde oda kısa bir süre sonra geçer. Bilenler bilir. Nisan hala meme emiyor ve geceleri uyanıyor. 7-8 kerelerden 3 kereye düştük bu bile iyi geldi bana. Çok sık kalkıyor diye yanımda yatırıyordum ama nereye kadar. Bu sefer memeden kesicem, bana alışacak ve yatağında yatmayacak diye korkuyordum. Kendi odasını bayram öncesi evde başka bir odaya taşımıştık. Bu durumdan çok memnunuz. İyi ki değiştirmişiz. Yatağımız klasik iki kenarı korkuluklu, büyüyen yataklardan. Korkuluk olduğu için geceleri indir kaldır yapamıyordum bu yüzden de yanımda yatıyordu işte. Geçen akşam korkuluğu çıkaralım dedim. Yanına minder filan koyarız uyurken, gündüzleri de divan gibi oyun yeri olur diye düşündüm. Çıkarır çıkarmaz bebeklerini alıp yatağa çıktı çok hoşuna gitti ve o gecede orada yatırdım ve hiç yanıma almadım. Uyanınca Nisan anneee veya babaaa diye seslenir. Uyanınca hemen yanına gidip, bende yanına uzanıp, emzirdim ve böylece düşmeden sağ salim sabahı ettik. İki gündür gece ve gündüz yatağında uyuyor, kendide bizde çok mutluyuz.

 Bu arada Nisanla birlikte bütün oyun grubu arkadaşları ve anneleri de hastalandı. Hepsine tekrar geçmiş olsun. Sizi seviyoruz.
Nisan daha doğmadan bir çok örgü kıyafeti oldu. Babaannem başta olmak üzere, tüm aile sağolsun Nisan'a çalıştı, durdu. Bu kışta dolayısıyla yeterinde yeleği, beresi kazağı var diye ben kimseye yapmayın sakın bişey dedim ama anneannesi dayanamamış bir kırmızı kazak örmüş, tüysüz bir yün benimde hoşuma gitti fakat dümdüz gözüme boş geldi. Bende keçeden kenarına süs yaptım :)